Bellek ve Depolama Arasındaki Farklar Nelerdir?

Bilgisayar kullanıcıları, birkaç terimi bir arada kullandıkları için aynı şey olduklarını düşünebilirler. Ancak, ilk bakışta aynı gibi görünseler de, “depolama” ve “bellek” kelimeleri arasında fark vardır. İkisi de farklı donanım olduğu için amaçları birbirinden farklıdır. Bu yazımızda bellek ve depolama ile ilgili yanlış bilinenleri düzeltmek veya ilk defa duyanları bilgilendirmek istedik. Her şeyden önce, bellek ne anlama geliyor? Bununla başlayalım.bellek nedir, depolama nedir, bellek ile depolama farkları

bellek nedir?

Bellek, çalışırken hızlı bir şekilde erişebilmeniz için verileri bilgisayarınızda kısa bir süre saklamanıza olanak tanır. RAM kelimesi genellikle bellek yerine kullanılabilir. Bilgisayarınızda gerçekleştirilen tüm işlemler bellekte saklanır. Örneğin metin okumak, okumak ve düzenlemek için bilgisayarınızın başına oturuyorsunuz ve tüm bu işlemler bellekda saklanıyor. Aynı şekilde uygulama yükleme veya web sitelerine göz atma gibi işlemler de bilgisayarınızın belleksı sayesinde hızlı olabilir. Bunun için bir bilgisayarın belleksı ne kadar fazlaysa hızı da o kadar yüksek olacaktır. Bellek için bir örnek verirseniz, bu sizin masanız diyebiliriz. Bu şekilde masadaki her şeyi bir bakışta görebilirsiniz. Bu sayede işlerinizi çok daha hızlı tamamlayabileceksiniz. Ancak masanızın çapı küçükse tüm araç ve gereçleriniz masanın üzerinde depolanmayacak ve masayı başka bir yere taşımanız ve oradan almak için ayağa kalkmanız gerekecektir. Bu da zamanınızı boşa harcıyor.

depolama nedir?

Bellek, yukarıda bahsettiğimiz gibi, aynı zamanda kısa bir süre bellekde tutar, ancak depolama tam tersi şekilde çalışır ve verilerinizin uzun süre saklanmasını sağlar. Sabit diskler günümüzde depolama aygıtı olarak kabul edilse de SSD sabit diskler, kullanımda olan depolama aygıtlarından biridir. Sabit diskler sabit diskler iken, SSD sabit diskler sabit değildir, bu da başka bir avantaj sağlar.

İPHONE’NİN EN KÖTÜ 7 ÖZELLİĞİ

İphone, dünya çapında en çok kullanılan telefon markaları arasında yer alıyor. Som zamanlarda çıkardığı sürümleriyle şimdiden çok konuşulmaya başladı. İphone marka telefonlar oldukça güzel ve şık tasarlanmış. Fakat İphone ‘un de kötü özellikleri bunuyor. Bu yazımızda da İphone en kötü özelliklerini ele alacağız. İphone cihazının en kötü 7 özelliği şunlardır:ıphone kötü yönleri, ıphone telefonların kötü yönü, ıphone telefonların kötü tarafları

IPhone’un olumsuz özelliklerin başında Bluetooth olmaması geliyor. bluetooth bağlantısı var,  fakat sadece kulaklık ve benzeri cihazları haberleşmek için kullanılıyor. Ama Bluetooth ile başka bir bilgisayara ya da bluetooth özelliği bulunan bir elektronik alet ile bağlanamıyorsunuz.  Bu sebeple IPhone’un olumsuz özelliklerinden başında geliyor.

IPhone özellikleri arasında cihazın bütün olan yapısından kaynaklanan bir problem ise cihazın bütün olmasıdır. Bu sorun iPad cihazlarında da mevcuttur. Aynı zamanda sim kart yerinin de yanında olmasıdır

Bütünlükten kaynaklanan başka bir sorun ise, Cihazın pilinin bitmesi durumunda, değişim yapılamıyor ve bu yüzden sürekli yanınızda şarj aleti olması gerekiyor. Ne yazık ki bu olumsuzluk IPhone’ da da mevcut. Pil bittiği zaman pil değiştirilemiyor. Pilin Kullanıma göre değişen yaklaşık 2 yıl ömrü vardır.  2 yıl sonra pilin değişmesi gerekir.  Bu durumda,  IPhone cihazımızın servise gitmesi gerekir.  Servise gitmesi de kullanıcıya büyük maliyetler getirir

Ürünün bir eksikliği daha Flash desteğinin olmamasından kaynaklanıyor. Yani birçok internet sayfasında olan Flash, IPhone bulunmuyor. Bu olumsuzluğun nedeni ise tarayıcı olarak Safari kullanmasından kaynaklanıyor. Çünkü Safari tarayıcısı flaş desteklemiyor. Yapılan çalışmalar IPhone’un bu problemini çözmeye yönelik olduğunu gösteriyor

IPhone cihazının bir olumsuz özelliğide dosya transferi yapmak için iTunes yazılımını kullanmak gerekiyor. Maalesef ki bu ayarı fabrika ayarlarından bulamıyoruz. Yani direkt olarak IPhone bilgisayara bağlandığı zaman gözükmüyor. Ancak third Parti ismi verilen Üçüncü parti yazılım yazılımlarıyla bu probleme çözüm getiriliyor.  Yani direkt olarak dosya gönderimi yapmak için yazılım yüklemeniz gerekiyor

Önemli bir eksiklik daha cihazın video kayıt özelliğinin bulunmaması. Cihazın Üzerinde bulunan kamera Sadece fotoğraf çekmek için kullanılıyor video çekmek için yazılım yüklenmesi gerekiyor.

İphone cihazların da konulan şifrelerde telefon çok ısındığı zaman yanlış şifre uyarısı gelerek, giriş yapmayı zorlaştırıyor. Bu da İphone ’un en kötü özellikleri olarak gözüküyor.

Bir Sanal Turda Olması Gerekenler

Sanal tur çalışması yaptırmak istiyorsanız bu yazımızda anlatacağımız özelliklerin turunuzda olmasını sağlayabilirsiniz. Bir sanal turda olması gereken özelliklerin neler olduğunu yazımızın devamında okuyabilirsiniz. Buradaki bilgilerden sonra daha kaliteli sanal turlar hazırlatacağınızı umuyoruz.sanal tur, 360 derece sanal tur, sanal turun özellikleri

Sanal turda gösterilen mekân her ayrıntısına kadar görüntülenmelidir. Tüm detaylarının fotoğrafı çekilen mekânların sanal turu daha kaliteli olmaktadır. Bu nedenle bir mekân için sanal tur hazırlanılıyorsa bol sayıda fotoğraf çekilmelidir.

Sanal turunuz görselliğin yanı sıra bilgi de içermelidir. Sanal turu oluşturulan önemli yerler için tur içine bazı bilgilerde dâhil edilmelidir. Örneğin bir müzenin sanal turu yapılıyorsa bu müzede yer alan objelerin üzerine gelindiğinde ekrana bir bilgi balonu çıkması çok faydalı olacaktır. Müzedeki her bir objede bu uygulama yapıldığında görselliğin yanı sıra bilgi verme amacı da gerçekleştirilmiş olur. Müze için değil de bir otel için sanal tur hazırlanılıyorsa yine kısa bilgilere yer verilebilir. Mesela otelin dışarıdan görünümün verildiği bir ekranda otelin kaç kişi kapasitesi olduğu, ne gibi hizmetlerin sağlandığı ve iletişim bilgileri belirebilir. Otelin odalarının sanal turu gösterilirken kaç kişilik oldukları, ek özellikleri bilgi olarak sunulabilir.

Sanal tur görsel açıdan doygun olmalı ve müzik gibi seslere sahip olmalıdır. Görselliği fotoğraflar ile sağlanan turlarda kaliteli fotoğraf kullanılmalıdır. Turda gezilen yerler hakkında sesli anlatımlara yer vermek de sanal gezintilere renk katmaktadır. Bilgi verilemeyecek bir yerin sanal turu oluşturuluyorsa müzik eklenerek kullanıcıların sıkılmamaları sağlanabilir.

Hyundaı I20 Alınır Mı?

Şu anki Hyundai i20, daha büyük bir hatchback’den beklediğiniz iç mekan türünü barındıran ciddi  görünümlü küçük bir otomobil. Selefi olan orijinal i20, bu tür bir yıldız kalitesini asla elde edemedi. O zamanlar piyasaya sunulan diğer Hyundai modelleri, örneğin daha büyük i30, ix35 ve üçüncü nesil Santa Fe gibi biraz haksız olarak onların gölgesinde kaldı; Hyundai i20,  aslında daha fazla tanınmayı hak eden bir otomobil. Hyundai i20 alınır mı sorusuna gelince ayrıntıları okuyup kıyaslamalarınızı yaptıktan sonra karar verin.Hyundaı araç alınır mı, Hyundaı i20 nasıl bir araç, Hyundaı i20 satın almak mantıklı mı

Temel olarak, 1.2 litrelik bir i20 tercih etmelisiniz. 80hp ile 1.2 litrelik rakiplerin çoğundan daha fazla güç kullanıyor ve (12.7 saniye 0-100km / s) en hızlısı olmasına rağmen, rakamların gerçek dünya sürüşünde önerebileceğinden daha iyi olduğunu düşünüyor. Aslında, Hyundai i20‘nin gideceği yolu tarif ederseniz, hafif sürüyüşüyle keyif alırsınız. Işık direksiyonu hafif debriyaj ve hızlandırıcı ışık kolay kullanımlı taşımasıyla Hyundai i20, bir pazar sabahı erken saatlerde favori bir yol üzerinde sürüş yapmak için iyi bir araba olmasa da, şehrin içinde yavaşça dönmek ve kaçamak kısa gezintiler için hemen hemen mükemmel. Daha nadir 1.4 litrelik benzinli motorlardan veya az görülen 1.4 dizelden birini kullanmayı deneyebilirsiniz, ancak dürüst olmak gerekirse, zamanınızı boşa harcıyorsunuz. 1.2 iyidir, ancak emisyonların 124g / km’den 119g / km’e düştüğünü ve yol vergisini biraz daha ucuza çevirdiğini gören hyundai i20 -2010 modeli için daha iyidir.

Hyundai yaratıcılarının en çok eleştiri aldığı nokta içinde, bir sürü ucuz plastiğin kullanıldığı bir ön kabin (i20’nin ilk piyasaya sunulduğundan itibaren eleştiri konusuydu) bulacaksınız, kabin yine de genişlememiş. Onun dışında çok donanımlı – çoğu i20’nin yan yana elektrikli camları var, çoğu rakibin eksikliği olan bir şeyleri taşıyor ve birçoğu klima ve yakıt tasarrufu sağlayan bir stop-start sistemi ile donatılmışlar. Hyundai i20’nin önemli bir şekilde bildirilen mekanik sorunları yoktur ve genç sürümlerin orijinal beş yıllık garantisinin bir kısmını kullanmaya devam edecektir. İkinci el bir Hyundai i20 alıyorsanız, sadece radyo ve iç elektrik gibi şeyleri kontrol ettiğinizden emin olun çünkü bazen gizemli yaratıklarla karşılaşabilirsiniz. Hyundai i20 ayağınızı yerden kesecek, sizi istediğiniz yere ulaştıracak sağlam ve ekonomik bir aile arabası olarak hizmet vermekten gurur duyacaktır

İnternet Bağlantısının Kopma ve Yavaşlama Nedenleri

İnternet bağlantınızın zaman zaman koptuğuna veya aşırı bir şekilde yavaşladığına mutlaka şahit olmuşsunuzdur. İnternetin kopması ve yavaşlaması çok kötü bir durumdur. Hele ki bir de işiniz internet tabanlı olup o an acele bir şekilde işinizi yetiştirmeye çalışıyorsanız iş içinden çıkılamayacak bir hal alır. Eğer internetinizde sık sık kopmalar yaşıyor ya da yavaşlama sorunu ile baş başa kalıyorsanız bunların sebeplerini bulmalı ve çözüme kavuşturmalısınız. Teknik servis çağırarak internetinizdeki sorunları çözmelerini talep edebilirsiniz. Bu en köklü çözüm olacaktır, ancak yine de internetin kopma ve yavaşlama nedenlerini öğrenmek istiyorsanız yazımızı sonuna kadar okumanızı öneririz.

Ana Şebeke Sorunu

İnternetiniz aşırı yavaşsa ya da kopmalar yaşıyorsanız ana şebekede bir arıza söz konusu olabilir. İnternetin iş yerinize ya da evinize gelebilmesi için ana dağıtım noktasından çıkıp birkaç farklı dağıtıcı kutuya ulaşması ve en sonunda da modeminize gelmesi gerekmektedir. Bu sinyalin uğrayacağı yerlerden bir sonrakine geçerken ortaya bir sıkıntı çıkarsa kopma ve yavaşlama sorunu kendini gösterecektir. Uzun süreli arızaların genel sebebi ana şebeke yani dağıtımın ilk başladığı yerdeki bazı donanımsal arızalardır. Bu arızalar giderildiğinde sorun ortadan kalkacaktır.İnternet bağlantısı neden kopar, internet bağlantısında yavaşama, internette kopma ve yavaşlama sorunu

İnternet kablonuzun arızalanması

İnterneti dağıtıcı kutudan modeme taşıyan kabloda bir sorun oluşması halinde sinyal iletiminde bazı sıkıntılar ortaya çıkabilmektedir. Bu sorunlar internetin kopması ve yavaşlamasına sebep olabilmektedir. Eğer sorunun kaynağı bu kablo ise kablonun değiştirilmesi ile sorun ortadan kalkacaktır.

Modemin arızalanması

 Ani elektrik dalgalanmaları vb. gibi durumlardan dolayı modemler yanabilmektedir. Böyle bir durumda modem arızalı olduğundan ya hiç internet bağlantısı kurulamaz ya da kurulan internet bağlantısında kopma ile yavaşlama sorunu görülebilir. Sorunun kaynağı modem arızası ise modmein onarılması ya da değiştirilmesi ile sorun da ortadan kalkacaktır.

Devlet kısıtlamaları

Tam olarak arızalar arasında gösterilemez ancak devletin bazı özel günlerde internet bağlantısını kısıtlamasından kaynaklı olarak kopma ve yavaşlama sorunu yaşanabilmektedir. Genelde terör saldırısı, devleti derinden etkileyen bir olay vb. gibi durumlarda kısıtlamaya gidilmektedir. Böyle zamanlarda internetin kendine gelmesi için devlet kısıtlamasının kalkmasını beklemek gerekir.

LİTE AÇILMIYOR SORUNU VE ÇÖZÜMÜ

        4.5G, LTE veya 4G adı fark etmiyor. 1 Nisan itibariyle Türkiye’de faaliyet gösteren mobil şebekeler 4.5G yeni mobil internet hızını aktif etti. Binlerce kullanıcı yeni hıza geçerken bir o kadar kullanıcı ise geçiş işlemi sırasında ve sonrasında sorunlar yaşamaya başladı. Bu sorunların başında telefon modelleri ve şebeke ayarları sorunları yer alıyor. Binlerce 4.5G uyumlu akıllı telefon sahibi kullanıcı 4.5G geçiş işlemini ayarları yapmasına rağmen gerçekleştiremedi. Lite açılmadı, Peki bu sorunlar nasıl çözülecek? Neler yapmak lazım?Lite sorunu, 4,5g sorunu, 4,5G ye nasıl geçilir

Özellikle yurt dışından getirilen veya alternatif ithalat yoluyla Türkiye’ye getirilen onlarca farklı 4.5G uyumlu akıllı telefon, ülkemizde yetkili şebeke servisleri datalarına kayıtlı olmadığı için 4.5G hızını destekliyor olmasına rağmen lite açılmıyor yeni hıza geçiş yapamıyor. Bunun nedeni az önce de bahsettiğimiz gibi cihazın Türkiye’de yetkili mobil şebekeler tarafından tanınmıyor olması. Örneğin, LG G4 modelleri 4.5G için uyumlu olmasına rağmen bu modellerin yurt dışından alınmış veya alternatif ithalatla getirilmiş olması durumunda IMEI kayıtlarının mobil şebekelerinde kayıtlı olmaması nedeniyle 4.5G hizmetinden yararlanamıyor. Lite açılmıyor.

Diğer bir konu ise, Şebekelerin kendi kampanyalarından alındığı halde 4.5G uyumlu olan telefonların yeni hıza geçiş yapamaması durumu. Gerek sosyal medyada gerekse çevremizde tanıklık ettiğimiz birçok kullanıcı cihazlarını Turkcell, Vodafone veya Telekomdan almış olsalar bile 4.G hızına geçiş yapamadı. Bu sorunların en başında, 4.5G hızını aktif etmemeleri yatıyordu. Mobil şebekelerin 4.5G aktif etme yolları farklı. Örneğin Turkcell’de 4.5G resmi sitesi üzerinden giriş yapılarak 4.5G özelliği aktif edilebiliyor veya kısa mesaj yoluyla başvuru yapmak mümkün. Türk Telekom Avea’da ise SMS üzerinden başvuru yapılabiliyor. Vodafone SMS üzerinden başvuru yapabilmek mümkün.

4.5G başvurusu yapıldıktan sonra LTE – 4.5G şebeke ayarlarının yapılması gerekiyor. Bu ayarları yapabilmek için Mobil Veri ayarlarına giriş yapmak gerekiyor. Android telefonlarda, uygulamalar sekmesi açılarak Ayarlar butonunun tıklanmasının ardından açılan sayfada, Mobil Veri ayarlarına giriş yapılabilir. Mobil Veri ayarlarının içinde ikinci bir ayarlar menüsü altında bulunan “Ağ Seçimi” alanından LTE seçeneği seçilmeli. Bu sayede 4.5G başvurusu yapıldıktan sonra ayarları yapmış oluyoruz ve artık 4.5G hızına hazırız. Ancak burada da bir sorunla karşılaşabiliyoruz. Bu sorun, Başvuru olumlu sonuçlandığı ve şebekelerden 4.5G hızına geçiş yapıldığı SMS’i gelmiş olmasına ve LTE ayarlarının yapılmış olmasına rağmen 4.5G hızının aktif olmaması olarak karşımıza çıkıyor.

Hangi Yazıcılar Daha Kullanışlıdır?

Evinizde veya iş yerinizde kullanmak üzere yazıcı almayı düşünüyorsanız nasıl bir yazıcı alacağınıza karar vermek için bazı noktalara dikkat etmelisiniz. Çünkü satın alacağınız yazıcı işinizi yeteri kadar görmez ise tekrardan bir yazıcı alma ihtiyacınız doğabilir ki bu da masraf etmeniz demektir. Peki; yazıcı alınırken dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?

  • Çıktı alınacak miktar: Yazıcınızı kullanarak ortalama olarak ne kadar çıktı alacağınızı kabaca hesaplamanız gerekmektedir. Eğer alacağınız çıktı sayısı az ise mürekkep püskürtmeli yazıcısı alabilirsiniz. Ancak alacağınız çıktı sayısı bir hayli fazla ise bu durumda laser yazısı almanız daha mantıklı bir tercih olacaktır. Bunun yanı sıra alacağınız çıktıların siyah-beyaz mı yoksa renkli mi olacağını da düşünmelisiniz. Renkli çıktı alacaksanız ve sayısı az olacak ise mürekkep püskürtmeli, renkli çıktı alacaksanız ve sayısı oldukça fazla olacak ise renkli laser yazıcı almalısınız.

Yazıcı seçimi, yazıcı satın alma, laser yazıcı, mürekkep püskürtmeli yazıcı

  • Çıktı alma hızı: Çıktılarınızı alırken ne kadar kısa sürelerde almak istediğinizi kafanızda canlandırın. Kafanızda canlanan çıktı alma süresine uygun olan yazıcıları tercih. Bazı yazıcılar 3 saniyede çıktı verirken bazıları 2 saniyede verebilmektedir. (resim ve tam sayfa çıktı alındığında bu süreler değişkenlik gösterecektir. Kabaca örnek vermek üzere bu rakamlar verilmiştir.)
  • Çıktı kalitesi: Satın alacağınız yazıcının kaça kaç çözünürlükte çıktı vereceği önemli ise mutlaka bu noktayı atlamayın. Çünkü bazı yazıcılar çok iyi seviyede çözünürlüklere sahipken bazıları öte beri bir çözünürlüğe sahiptir. İhtiyacınız olduğunda fotoğraf, grafik vb. gibi görselleri basacaksanız olabildiğinde çözünürlüğü yüksek olan ürünleri tercih etmelisiniz.
  • Sarf malzemesi fiyatları: Bazı markaların mürekkepleri ve tonerleri oldukça pahalıdır. Bu nedenden dolayı çok fazla çıktı alan biriyseniz sarf malzemesi masrafınızı en aza indirgemek için sarf malzemesi ucuz olan ürünleri tercih edin. Hatta bazı ürünlerin tonerleri ve mürekkep tankları bittiğinde doldurulabilmektedir. Bu tür ürünleri tercih etmeniz daha ucuz bir şekilde çıktı almanızı sağlayacaktır.
  • Güç tüketimi: Satın alacağınız ürün gün boyunca sürekli çalışacak ise tükettiği güce mutlaka dikkat etmelisiniz. Az enerji ile çok iş yapan ürünleri satın almanız maliyetler bakımından iyi olacaktır.